kış uykusu - omü sözlük
gelin görün ki aydın'ın anadolu kimliğinden sıyrılamayışı kendisini için için tüketmektedir. kendisine bağımlı genç, güzel ve kültürlü bir eş seçimi, parayı önemsemediğini söyleyip ufak maddiyatlar peşinde koşması, eşinin evde toplantı yaptığında eşine: ''ben yokken eve erkek mi dolduruyorsun'' cümlesindeki yobazlığı, aydın'ın içinde saklı olan ve bir türlü sıyrılamadığı batıdan uzak davranış biçimlerini oluşturuyor. nitekim ki filmin sonunda istanbul'a dönememesini: ''beni oraya çağıran hiçbir şey yok'' cümlesi esasında 'aydın' kişilik savaşını kaybettiğini düşündüğü cümleleridir. artık aydın, hayatında hep hayalini kurduğu o aristokrat olma havasından epey uzaktır.

nihal: eşi aydın ile beraber anadolu'nun ortasında kış uykusuna yatmak zorunda kalan bağımlı, takıntılı ve kendini bir boşlukta hisseden sözüm ona burjuvazi kadını. aydın'ın megaloman karakteri altında ezildikçe ezilen, bir türlü kendi yolunu çizmeye cesaret edemeyen, hayatındaki boşluğu vicdan mastürbasyonu yaptığı fakirlere yardımlarla doldurmaya çalışan ve aynı eşi aydın gibi anadolulu karakteri altında ikircikli bir ruh hali yaşayan acınası kadın.

necla: burjuva sınıfının en pasiflerinden. neden mi? hayatında hiçbir başarı yakalayamamış, bunun ucundan bir nebze de olsa tutmaya çalışan aydın'ı aşağılık kompleksinden dolayı sürekli eleştiren, nihal'in fakirlere yardımının dahi koca bir yalan olduğunu düşünen pesimist ve bir o kadar da alaycı bir çizgide ileriliyor. bu başarısızlık ve yine anadolu köklerine bağlılığını nihal'e eşi hakkında yaptığı yorumlarda görüyoruz.