joker - omü sözlük
her iki karakterinde topluma adapte olma ile toplumda bir anti-kahramana dönüşme arasındaki ince çizgide yürüme çabalarına tanık oluyoruz. geçmiş yaşantıların ızdırabı, modern dünyaya ayak uyduramama, aidiyet duygu eksikliği her ikisinde de sonuç olarak varoluşsal sancılar, nefret ve saldırganlık olarak ortaya çıkıyor. travis bickle incelemesi için (bkz: taxi driver/@guyiks) diyerek arthur'un psikolojik incelemesine geçelim artık.

öncelikle arthur, zor bir çocukluk dönemi geçirmiş bir birey. bir baba figürü eksikliği ve ruh hastası bir anneden gördüğü fiziksel şiddet bilinçaltında halihazırda bir gizli şiddet rezervi oluşturuyor ki zaten filmin sonlarına doğru bu şiddet patlamalarına şahit oluyoruz. yani arthur öyle 'ha' deyince joker'e dönüşmedi. joker karakterinde var olan potansiyele zaten sahipti ki tek eksik olan bunun için şartların oluşmasıydı.

baba figürü eksikliğinden muzdarip, freudyen bakış açısı ile bilinçaltındaki baba figürünü tamamlama adına thomas wayne'in karşısına onun oğlu olduğu yönünde ısrarı ile çıkar. bu tamamen çocukluğundaki o boşluğu doldurma adına yaptığı bir girişimdir. diğer taraftan rüya boyutunda kapı komşusu kadın ile yaşadığı hayali ilişki annesi tarafından yaratılan oedipus kompleksi'nin tamamlanma aşamasıdır ki bunda da başarısız olur. dediğim gibi arthur'un nevrozunda saklı olan bir tutam freud'dan sonra aslan payının saklı olduğu adler'e geçiş yapalım ki bu her şeyi yerli yerine oturtacak emin olun.